30 Ekim 2009
21 Ekim 2009
İngiltere'den Kuzenim Geldi Evde Bir Bayram Havası...
Yapım aşamasın da hepimizde ne çıkacak önümüze, aç mı kalacağız acaba korkuları taşırken yemeğin sonunda tencerelerin dibini sıyırma derecesine geliyoruz. Dün akşamda öyle oldu. Hepsi çok lezzetliydi ellerine sağlık Zuzucuğum.
19 Ekim 2009
Rahmi Koç Müzesi
Geçen hafta sonu arkadaşlarla beraber Rahmi Koç Müzesine gittik. Çok eğlenceli ve doyurucu bir geziydi, yazmak için sabırsızdım ama anca fırsat buldum. Yoğun bir haftaydı çünkü ofiste. Özellikle çocukları olan arkadaşların çocuklarıyla beraber gitmesini tavsiye ediyorum. Görsel olarak ta teknik bilgiler açısından da çok yararlı bir müze olmuş.
Giriş ücretleri de çok uygun yetişkinler 10 tl çocuklar 5 tl. Bu ücrete küçük bir tren turu da dahil. Deniz altı gezisi ve tekne turu da ayrıca ücretli. Buharlı makinelerden eski otomobillere, faytonlardan bisikletler, uçaklardan trenlere kadar her türlü makine ve araç vardı. Ve hepsi o kadar bakımlı ve temiz durumdaydılar ki sanırsınız fabrikadan yeni çıkmış. Bu bakım işleri için Koç Müzesi’nin bir atölyesi varmış. İlk bölümü gezdikten sonran haliç kenarında ki Halat Restauranta bir kahve molası verdik. Bunun dışında iki kafe birde pub var müzenin içinde. Demlik kafe de fiyatlar daha uygundu bu arada.
Orijinal halleriyle ayakkabıcı, eczane ve saatçi dükkânları. Ayrıca demirci ve oyuncakçı da vardı. Dükkanların hemen arkasında da bir tersane yer alıyor.
Yukarda ki resimlerde denizcilik bölümünden muhteşem detaylar, canlandırmalar ve tekneler vardı.
Rahmi Koç'un özel eşyalarını sergilediği bölümde çok özel birde Atatürk koleksiyonu vardı. Özellikle fotoğraflarla eşleştirilmiş parçalar tüylerimi diken diken etti. Gözlüğü, mendili ve puantiyeli siyah papyonu. Bir sürü resim çektim daha çok şeyler var ama onarı da gidince görürsünüz.
Çok yorulduk ama deydi doğrusu. Caddenin karşısında kalan bölüm, deniz altı ve gemi turuna katılamadık bir kere daha gitmek şart oldu :O) O yorgunluğun üstüne sütlücede birde uykuluk yemeden dönmeyin. Zaten acayip acıkmış oluyorsunuz. Hala biraz haliniz varsa da çay için Pierre Loti ye gide bilirsiniz. Biz evde içmeyi tercih et tik.
13 Ekim 2009
Kapalıçarşı
Çemberlitaş'tan girip ilk caddeyi baştan sona yürüdükten sonra yemek yemek için Havuzlu restauranta gittik. Yerini sorduk biraz karışık yeri ama iyi bir tarifle rahatça bulduk. Beğendisi meşhurmuş bizde beğendi üstü döner yedik çok lezzetliydi. Atmosfer süperdi tam çarşıya uygun bir restaurant. Yemek yemek için kesin burayı tercih etmelisiniz.
Karnımızı da doyurduktan sonra attık kendimizi çarşının sokaklarına. Halıcılar sokağı bayağı popüler olmuş. Bir çok cafe ve şık dükkanlar açılmış. Ben en son gezdiğimde köşedeki çay ocağı birde cafe vardı sayıları şimdi bayağı artmış. En son olarak ta antikacıların ve gümüşcülerin olduğu bedestende bir tur atıp kahve ve tatlı eşliğinde bira dinlendikten sonra gezimizi sonlandırdık. Yaklaşık 3 saat süren bir geziydi çok eğlenceli ve renkli bir gezi oldu bana eşlik ettiğin için teşekkür ederim anneciğim.
09 Ekim 2009
Sophy Robson...
08 Ekim 2009
Alexander MC Queen
06 Ekim 2009
İyi Dostlar Güzel Lezzetler...
28 34